1. Ana Sayfa
  2. Ekonomi
  3. Faizi artırsak enflasyon düşer mi ?

Faizi artırsak enflasyon düşer mi ?

1679649841088-ekran-alintisi.PNG

doktor Mahfi Eğilmez

Pek çok kişi çeşitli organları resmederek ‘faizi artırdıkları halde işlemeye düşmüyor, demek ki faizi artırmamış’ gibi yorumlar yapıyor. Bu alanda son günlerde en çok verilen örnek faiz artırmadığı halde enflasyonda artış görülen Birleşik Krallık.

Birleşik Krallıkta 12 aylık enflasyon yüzde 10,4, Merkez Bankası faizi yüzde 4,25. Aşağıdaki grafiklerden sellaki Birleşik Krallıkta nüfuzun 2022 Nisan ayından bugüne kadarki gelişim, sağdaki de Merkez Bankası faizlerinde aynı dönemdeki gelişim sergiliyor.

Merkez Bankası faizinin tasarrufunun denetim altına aldığı grafiklerden görülebiliyor. Ne var ki yine grafiklerden görülüyor ki bu denetim yeterli değil çünkü hala yüzde 10’un üzerinde ve son ayda da yeniden sahnea geçmiş.

Enflasyon ile faiz ilişkisi hakkında bazı konuları netleştirelim: (1) Enflasyon yükselmeye başladığında faiz de aynı şekilde yükseltilmeyip beklense bir süre sonra denetimden çıkması. (2) Eğer aradaki fark çok dağıtsa faizi elde etmenin üzerine çıkaracak bir karar alınmadığı sürece bir çözümler elde edilemez. Ne var ki bu kadar sert bir seri da büyüme ve kısır döngüler yaratabilir. (3) Ekonominin geleceğine ilişkin beklentiler olumlu düşünmeyen faiz artışı tek başına uzun vadede çözümler getirmez.

ABD, Avrupa ve Birleşik Krallık, resesyona yol açma korkusuyla karşılaşmadaki dizia göz yumarak faizleri düşük tutmadığı bir süre devam ettiler. Oysa başlangıçtaki yükselişe geçişte faizi de o kadar artırsalardı bugün ne faizi o kadar hızlı ve yüksek artırmak zorunda kalırlardı ne de yerleşme bu kadar yükselirdi. Örneğin Birleşik Krallıkta yerleşim 2021 Mayıs’ta yüzde 2,1 idi. Aynı anda İngiltere Merkez Bankası’nın (BOE) faizi 0.10 idi. O patlamada hareketedanmaya başladığında BOE faizi 0,10’dan 0,25’e çıkararak sinyali ayet ayette patlama buralara varmazdı. BOE faizi 0,25’e çıkması için 2022 Ocak ayına kadar bekleniyor. O anlık patlama yüzde 5,5 olmuştu. Benzer gecikmeler ABD ve Avrupa’da da söz konusu oldu.

Faizi hem düşük tutuş hem de dağıtımında artırmazsanız bastırmayı denetleyemezsiniz. Sonradan faizi yavaş yavaş artırmanın katkısı da hemen gelmez. Çinli bilgelerin söylediği gibi: “Uçurumun yukarısına atmak yuları çeksen de fayda etmez.” Önemli olan atı uçurumun kenarına getirmemektir. Enflasyonla faiz arasındaki fark, faiz aleyhine açılışsa faizi hızla büyütme de başka sorunlar yaratır. Bu kez büyüme düşer, sigorta artar. Onun için uçurumun kenarına kadar önlemler alınması gerekir.

Türkiye’nin sorunu Birleşik Krallık geçmişinden çok daha büyük görünüyor. Çünkü Türkiye’de enflasyonla faiz arasında, faiz aleyhine, 50 puana yakın fark var ve yerleşim, baz yüksekliği boyunca oluşturduğu baskıya tavana, yükselmeye geçmiş bulunuyor. Bu durumdaki faizi, enflasyonun üzerine çıkarsak ekonomi bir anda çöker, çıkarmasak hiper enflasyonla karşılaşabiliriz. Son iki yılda ‘faiz neden sonuçtur’ tezi bölgeye yönelik yanlış yaklaşımlar, patlamau ikinci plana itip, faizi düşük tutma, insanları paradan kaçarcasına harcamaya, tasarruf etmek yerine ikinci, üçüncü konutları almaya, tüketimi artırmaya yöneltti. Bütün bunların büyümesini yüksek tutmakla birlikte biriktirmenin kalıcı hale gelmesine yol açtı. Bu durumdaki ekonomiyi küçültmeye itmeden, işsizliğini artırmaktan enflasyonu ısıtmak için yapılacak şey; hızla büyüyen reformları ele geçirerek sokarak yavaş yavaş faizi artırmak ve bir süre sonra iyileşen beklentilerle birlikte yerleşmenin da düşüşe geçmesini sağlamak.

Faiz, tek başına uzun vadede başarısızlığı düşüremez ama tek başına başarısızlığa yeter.


Bu yazı Mahfi Eğilmez’in blog sitelerinden alınmıştır.

Yorum Yap

Yazar Hakkında

Webbilim.com l Kurucu ve Yönetici İnternete olan ilgisini ve bilgisini yazıya aktararak fayda sağlamak isteyen teknoloji aşığı bir karakteristik.

Yorum Yap