İlginizi Çekebilir
  1. Ana Sayfa
  2. Ekonomi
  3. Millet İttifakı’nın ekonomi vaatleri gerçekçi mi?

Millet İttifakı’nın ekonomi vaatleri gerçekçi mi?

1675087559006-sd.jpg

Aram Ekin Duran

Altılı masayı oluşturan partilerin genel başkan yardımcıları, iktidara gelmeleri halinde adımlarını ve vaatlerini bugün açıkladı. Ankara Congresium Kongre Salonu’nda buluştuğu toplantıda 9 ana başlıkta 2300’ün üzerinde olan vaatlerini duyurulmuştu.

Türkiye’de toplum en yakıcı sorunu haline gelen ekonomiye ilişkin yol haritası 240 sayfalık Ortak Politikalar Mutabakat Metni’nin 100 sayfası oluşturuldu. Millet İttifakı’nın ekonomiyi düze çıkarmak için ortaya koyduğu vaatler arasında makro ve mikro ekonomik hedeflerden sektörel ve teknolojik gerileme, yolsuzluk ve başarısızlıkla mücadeleden başta Merkez Bankası olmak üzere ekonomi kurumlarının bağımsızlığına kadar öfkeyle madde yer aldı.

Metnin başlığı altında kaleme alınan hedef ve ekonomi vaatler içerisinden çıkanlar şöyle:

Enflasyon iki yıl içinde kalıcı biçimde tek haneye indirilecek, TL’ye yeniden itibar ve istikrar kazandırılacak, ortalama büyüme hızı yüzde 5’in üzerine çıkarılacak, 5 yılın sonunda dolar kişi başına milli gelir en az iki çıkarılacak, 5 yılda en az 5 milyon ilave istihdam yaratılacak ve sigorta tek haneye indirilecek. Yine beş yıl sonunda yıllık ihracat 600 milyar dolar karayolu, ihracatın kilogram değeri ise 2 doların üzerine çıkarılacak.

Ekonomi hedefleri ve vaatleri gerçekçi mi?

DW Türkçe’ye konuşan İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) İşletme Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr.

Darı İttifakı tarafından mikro mutabakat yapısında ekonomik ölçütlerin yapısının ana gövdesini oluşturduğuna işaret eden Prof. Günçavdı, “Bu mutabakat metni ve eylem planı, bir normalleşme planı aslında. bir yönetime geçiş öngörülüyor” diye konuştu.

Türkiye’nin AKP iktidarındaki son 20 yılın önemli bölümündeki pek çok yeteneği tükettiğini İleriye giden Günçavdı, “Ekonomideki uygulamaların refaha kavuşmasından çok rejimin inşasının en çok göze çarpan düzenlemeleri ön plana koymuştu” dedi.

Millet İttifakı’nın Ortak Mutabakat Metni’nin ise tüm kapsayıcı vaatlerine rağmen bazı açılardan yetersiz olduğunu dile getiren Öner Günçavdı, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Normalleştikten sonra 21’inci yüzyılda nasıl bir ekonomi oluşturmamız gerektiği konusunda güvence, örneğin bir sanayi politikası konusunda yeterli değil. Ağırlığı daha çok makro istikrara vermiş bir program bu. Elbette makro istikrar Türkiye ekonomisi için çok önemli. Dağıtımlar çok önemli.Ama bunlar kadar önemli olan da, 21. yüzyıla uygun bir ekonomi oluşturabilmek.Bununla birlikte metinde var ama yeterli değil.”

“Türkiye Varlık Fonu kapatılacak”

Ortak Mutabakat Metni’nde ekonomi yönetimi ve stratejik politikaların belirlenmesi konusunda da önemli değişikliklerin yapılması öngörülüyor. Başlangıçta cumhurbaşkanına, güçlendirilmiş parlamenter sistem geçtiğinde isse başbakana doğana bağlı strateji ve planlama teşkilatı kurulacağını belirtirken hazine’ye bakanlırarak ayırarak ayıkanlık Şeklinde yenklinde yenklinde yenkeli Metinde Türkiye Varlık Fonu’nun bakımı, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) yasasının yeniden muhafazası ve TOKİ’nin Sayıştay denetimine tabi tutulması gibi maddeler de yer alıyor.

Bu merkezi ekonomiyi yöneten ve bağımsız olması gereken bölgelerin yasal güvence altına alınmasının önemine vurgu yapan Prof.

Ekonomi başlığı altında ortaya konan hedef ve vaatlerin hayata geçirilmesi için ciddi bir siyasi iradeye ihtiyaç duyulacağını kaydeden Günçavdı, “Altılı Masa dediğimiz kurumsal o yuva seçimin ardından çok daha önem kazanacağını düşünüyorum. beraberinde getirecek” değerlendirmesinde bulundu.

Merkez Bankası için “liyakat” düzenlemesi

Millet İttifakı’nın ekonomi vaatleri içerisinde Merkez Bankası bağımsızlığının sağlanması ve liyakata velet atama yapılması önemli bir yer tutuyor. Metinde “Merkez Bankası kanununda temel bileşenleri, araç bağımsızlığını ve üst düzey atamaları ağırlıklı olarak TBMM’de konaklamaya elverişli hale getirilmesini sağlayacak mevzuat düzenlemesini gerçekleştireceğiz. .

AKP tarafından İstanbul Finans Merkezi (İFM) projesi kapsamında İstanbul’a götürülmesi Merkez Bankası’nın İstanbul’daki birimlerinin tekrar Ankara’ya taşınması mümkün olan en kısa süred. Merkez Bankası’na kavuşmayla mücadele yani ‘fiyat ve finansal istikrarı sağlama’ dışında sorumluluklar yüklenmeyeceği sözü verilen metinde, dalgalı kur sistemine aykırı uygulamalara da son verileceği vaat ediliyor.

DW Türkçe’ye konuşan Koç Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kamil Yılmaz’a göre, Merkez Bankası örneğinde olduğu gibi bağımsız olması gereken kurumların eski haline döndürme kararlılığı metindeki en önemli vurgulardan biri.

Metne göre Merkez Bankası’nın doğrudan çalıştırmayı bitirmek için para politikasını uygulama hedefi dışında başka işlerle ilgilenmeyeceğine isaret eden Prof. Yılmaz, şöyle konuştu:

“Bu para politikasının normal seyrine gireceğini anlamlandırıyor. 2001 krizinin sonuçlarını kendi adımıza ister Derviş politikaları ister IMF politikaları deyin, Merkez Bankası yasasını yeniden koruduk ve 2002-2007 arasında yüzde 7 ortalama büyüme hızına ulaşmıştık. yenid yaratacağım diyor.”

“AB ile ilgili ayrı bölüm bölümü”

Kamil Yılmaz, ekonomiye ilişkin yol haritasını hazırlayan 6 partinin ekonomi kurmaylarının devlet tecrübesine sahip, akademik olarak kadrolu çalışanları bilen da dikkat çekiyor. Bu nedenle verilen sözlerin hayata geçirilmesinde zorlanılmayacağını söyleyen Yılmaz, özellikle vergi reformu konusunda atılacak adımlara uyulması gerektiği görüşünde. Yılmaz, metinde Avrupa Birliği ile açıklamalara ayrı bir bölümden ayrılmamasını ise eksik olarak nitelendiriliyor.

Metinde Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği Anlaşması’nı güncelleme müzakerelerinin hızlandırılacağını, Gümrük Birliği Anlaşmasına paralel olarak düzenlenen Serbest Ticaret Anlaşmalarının da gözden geçirilip kaydedileceğini söylüyor.

Kamil Yılmaz, “Metinde AB salonlarında var.Ama bana göre ayrı bir başlık dağılıyor.

Yorum Yap

Yazar Hakkında

Webbilim.com l Kurucu ve Yönetici İnternete olan ilgisini ve bilgisini yazıya aktararak fayda sağlamak isteyen teknoloji aşığı bir karakteristik.

Yorum Yap